SKD, Ankara Üniversitesi iş birliğiyle ve Ülker’in ana sponsorluğunda yürütülen Su Riskleri Ar-Ge Projesi, Kızılırmak Nehir Havzası’nda buğday üretiminde su risklerini belirleyerek modern sulama yöntemleriyle verimliliği artırmayı amaçlıyor. Brisa, IC İçtaş İnşaat, PepsiCo, Sütaş, Toros Tarım, Wilo, Şekerbank ve Türk Traktör’ün destek sponsorluğunda gerçekleşen proje, Türkiye’nin en az yağış alan 15 nehir havzasından biri olan Kızılırmak Nehir Havzası’nda, Kırıkkale’nin Çerikli Beldesi’nde uygulanıyor.
Projenin Başarılı Sonuçları
Proje kapsamında buğday veriminde yüzde 30 artış sağlanırken, su kullanımında yüzde 21 azalma elde edildi. Yağmurlama sulama yönteminde yüzde 30, damla sulama yönteminde ise yüzde 60 daha az su kullanıldı. Bu sonuçlar, modern sulama tekniklerinin tarımda su verimliliğini nasıl artırabileceğini gösteriyor.
SKD ve Ankara Üniversitesi’nin Açıklamaları
SKD Yönetim Kurulu Başkanı Ediz Günsel, projeyle ilgili şu açıklamayı yaptı: “Dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de su kullanımının en yoğun olduğu sektör tarım sektörü. Türkiye’de tarımsal amaçlı su kullanımı, toplam sektörel su kullanımlarının yaklaşık yüzde 77’sini oluşturuyor. İklim değişikliğiyle güvenilir su kaynaklarına erişimin kısıtlanması, tarım sektörünü ciddi şekilde etkileyecek ve gıda arzı güvenliğini tehlikeye düşürecek. Bu nedenle tarımsal sulamalarda suyun verimli kullanılması ve önemli miktarlarda su kazanımı sağlanması için damla sulama sistemlerine geçilmesi gerekiyor. SKD Türkiye olarak paydaşlarımızla birlikte, tarımda su verimliliği ve su ayak izi farkındalığının sağlanmasına katkıda bulunacağına inandığımız Su Riskleri Ar-Ge Projesi’ni yürüterek ikinci fazını tamamladık. Proje sonuçlarının, ülkemizde buğday tarımının daha sürdürülebilir şekilde yapılması adına iyi uygulama olarak örnek teşkil etmesini temenni ediyoruz.”
Ankara Üniversitesi Su Yönetimi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gökşen ise projeyle ilgili şunları söyledi: “Nüfus artışıyla birlikte, gıda üretimindeki çevresel etkileri azaltarak daha verimli ve sağlıklı üretim yöntemlerine odaklanmamız gerekiyor. İklim değişikliğiyle mücadele, gıda güvenliğini sağlama çabalarımızın merkezinde. Sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaşması ve su tasarrufu sağlayan teknolojilerin kullanımı elzem. Bu uygulamalarla su kullanımını optimize ederek, ürün kalitesini artırabilir ve çiftçilerimizi bilinçlendirebiliriz. Su Riskleri Ar-Ge Projesi, bu bağlamda toprak nemini sürekli izleme ve bitki ihtiyaçlarına göre sulama gibi yenilikçi yaklaşımlarla su tasarrufu sağlıyor, ürün kalitesini artırıyor ve çiftçilerimizin farkındalığını artırıyor.”
Projenin Geleceğe Katkısı
Dünya Su Stresi Haritasına göre 2040’ta su kıtlığı çeken ülkeler arasında yer alacak olan Türkiye’de, tarım sektöründe su verimliliğinin artırılması büyük önem taşıyor. Bu bağlamda, SKD ve Ankara Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirilen Su Riskleri Ar-Ge Projesi, tarımda modern sulama yöntemlerinin yaygınlaştırılması ve su verimliliğinin iyileştirilmesi için örnek teşkil ediyor. Proje kapsamında elde edilen veriler, Türkiye’de buğday üretiminin daha sürdürülebilir ve verimli bir şekilde yapılması için önemli bir rehber niteliğinde.